Eyyüb'ün Sağlığına Kavuşması
Sad:41-43= (Ey Muhammed!) Kulumuz Eyyûb’u da an. Hani o, Rabbine, “Şeytan bana bir yorgunluk ve azap dokundurdu” diye seslenmişti. Biz de ona, “Ayağını yere vur! İşte yıkanacak ve içecek soğuk bir su” dedik. Biz ona tarafımızdan bir rahmet ve akıl sahiplerine bir öğüt olmak üzere ailesini ve onlarla birlikte bir o kadarını bahşettik.
Akıl sahiplerine bir öğüt olsun diye bunu sağlamış, ''Ulu Tanrı''! Görüyorsunuz,''din-bilim'' şarlatanlarının sık sık sözünü ettikleri ''Kur'an'ın akla seslenişi'' nasıl bir sesleniş gerçekte! ''Eyyub Masalı'' ve ''akıl''! Ne de güzel bağdaşırlar değil mi?!
Masala Kur'an'ın yaptığı eklemeye göre, Eyyub'a Tanrı ''ayağını yere vur'' demiş. O da söyleneni yapınca bir ''su'' çıkmış yerden.Bu sudan içince ayrıca suyun içine girip yıkanınca tüm hastalıklardan kurtulmuş.
Tevrat'ta olmayan bu ayrıntıyı Muhammed nereden bulup eklemiş olabilir? Kimbilir!
Ama tahmin yürüten var:
Doğubilimci Hırschfeld,görüşünü şöyle açıklar;
Masala Kur'an'ın yaptığı eklemeye göre, Eyyub'a Tanrı ''ayağını yere vur'' demiş. O da söyleneni yapınca bir ''su'' çıkmış yerden.Bu sudan içince ayrıca suyun içine girip yıkanınca tüm hastalıklardan kurtulmuş.
Tevrat'ta olmayan bu ayrıntıyı Muhammed nereden bulup eklemiş olabilir? Kimbilir!
Ama tahmin yürüten var:
Doğubilimci Hırschfeld,görüşünü şöyle açıklar;
Mukaddes kitapta ve hahamların kitaplarında buna benzer bir şey yok.Ama sanırım ki, Muhammed,tutulduğu kötü hastalığından,Ürdün ırmağında yıkanmakla iyi olduğu anlatılan Numan'ın öyküsünü aklında tutmuştur.
Doğru olabilir.Kimi zaman böyle yapar Muhammed. Birazını oradan,birazını buradan alarak ''karma'' oluşturur.Salata gibi...
Ayağını yere vurarak çıkardığı ''ırmak gibi'' suda yıkanınca Eyyub, sağlığına kavuşur. Eskisinden kat kat fazla zenginliğe de kavuşturur bir anda!
Buhari'nin de yer verdiği bir hadise göre Peygamber şunları anlatıyor;
Ayağını yere vurarak çıkardığı ''ırmak gibi'' suda yıkanınca Eyyub, sağlığına kavuşur. Eskisinden kat kat fazla zenginliğe de kavuşturur bir anda!
Buhari'nin de yer verdiği bir hadise göre Peygamber şunları anlatıyor;
Eyyub çıplak yıkanıyordu.Birden altından çekirgeler* üşüştü üzerine.Ve Eyyub başladı,bunlardan avuç avuç alıp (kıyıdaki) giysisinin içine toplamaya.O sırada Tanrı'sı Eyyub'a seslendi:''Ey Eyyub! Ben seni şu gördüğün altından çekirgelere ihtiyaç duymayacak kadar zengin kılmadım mı?'' Evet Tanrım diye karşılık verdi Eyyub: ''Gücün için ant içerim ki, beni çok zengin kıldın. Ancak senin bereketine gereksinim duymayacak ölçüde zengin olamam!''*''Altın'' çekirgeler,bildiğiniz altın madeninden.
Turan Dursun:Kutsal Kitapların Kaynakları I-II-III